• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.twitter.com/@KumcuAdem
                             
Üyelik Girişi
Site Haritası
Takvim
TÜRKİYENİN EĞİTİM PORTALI

interaktif eğitim

MEBBİS ÖĞRENCİ VELİ

Saat
TRT ÇOCUK

Hava Durumu
ATATÜRK KÖŞESİ

BİTİŞİK EĞİK YAZI ZARARLI MI YARARLI MI ?

El yazısı yararlı mı zararlı mı?


DÜNYADA DURUM NASIL

Eğitimde el yazısı, birçok ülkede de tartışılan bir konu.


Son olarak Finlandiya'da, el yazısı eğitim müfredatından çıkarılarak yerine klavye kullanma dersleri getirildi. Söz konusu değişiklik, 2016'dan itibaren hayata geçecek.

Klavye ile yazma becerisinin artık daha önemli olduğu düşüncesiyle alınan bu karar, el yazısının geleceğine dair ülkede tartışmalara neden olmuştu.

ABD'de de 40'ın üzerinde eyalet, zorunlu el yazısı dersini müfredattan çıkarmış durumda.




El yazısının faydalı olup olmadığı konusunda dünyada farklı tartışmalar yaşanırken Türkiye'de bu yazı tipinin kaldırılması için başlatılan imza kampanyasına binlerce kişi destek verdi. Uzmanlar ise el yazısının güven duygusunu, düşünce becerisini artırdığına vurgu yaparak fikirlerin daha kolay dile getirilmesine yardımcı olduğunu söylüyor. Ancak Türkiye'deki uygulamada yanlışlık ve eksiklikler bulunduğuna, doğru yazı yazmayan çocukların başarısız olacağına da işaret ederek, gerekli önlemlerin alınmasını öneriyorlar.




El yazısı yararlı mı zararlı mı?



İlkokulda el yazısının kaldırılmasını isteyen veliler, Change.org'da 'El yazısı kaldırılsın' isimli bir imza kampanyası başlattı. "Çocuklar, el yazısı zorluğu nedeni ile okula gitmek, ders yapmak istemiyorlar" diyen Melek Erden isimli kullanıcının başlattığı ve Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'yı muhatap aldığı kampanyaya 22 Ekim saat 12.00'ye kadar 19 bin 364 imza atıldı. Kampanya metninde "Okuma-yazmayı yeni öğrenecek 5.5- 6 yaş aralığındaki çocuklar el yazısı zorluğu nedeni ile okula gitmek, ders yapmak istemiyorlar. Eğitim hayatına böyle zorluklarla başlayan çocuklardan nasıl bir başarı bekliyoruz. Milli Eğitim'in dağıttığı kitaplar dahil ülkemizde tüm kitaplar dik temel harflerle yazılı iken el yazısı neden? Çocuklarımızın hayatları boyunca bir daha kullanmayacakları yazı tipi değiştirilsin ve eski sistemde olduğu gibi temel yazıyla okuma yazma öğretilsin" ifadeleri yer aldı. Ancak uzmanlara göre, doğru verilen el yazısı eğitimi öğrencilerin beyin gelişimine katkı sağlarken, çocuklarda estetik duyguların ortaya çıkmasına da yardımcı olabilir.

Türkiye'de uygulama yanlış

Prof. Dr. Ziya Selçuk (

TEDMEM Direktörü

): Dünyada el yazısını en az 3 yıl üst üste kullanan okullar var. Türkiye'de ise okul öncesinde karalama yaptırılıyor, birinci sınıfta öğretiliyor, ancak diğer yıllar için kısıtlı etkinliklerle desteklenen bir sistem bulunuyor. Ayrıca 7 yaş müfredatı 5-5.5 yaş aralığına okutuluyor. Sistem doğru uygulanmıyor. Olması gereken ikinci, üçüncü, dördüncü sınıfta ders olarak okutulması. El kasları uygun olmayanların muaf tutulabilmesi. Sürekliliğinin sağlanması. El yazısına karşı çıkan bilim insanları çocuğun el yazısı yerine elini kullanarak başka aktivite yapabileceklerini savunuyor. Ancak Türkiye'de çocukların çoğunun el kasları zayıf. Çünkü yemeğini kendisi yemiyor, aşırı koruyucu anne-baba tarafından büyütülüyor. Ailenin sosyo- ekonomik durumunun artmasıyla el kası zayıf olanların sayısı da yükseliyor. Eğitim sistemlerinin dijital hale gelmesiyle el yazısı da yerini klavyeye bırakabilir.

Uygun koşullar sağlandığında el yazısının çocuklara büyük faydası var. Beynin gelişimini, çalışmasını etkiliyor, düşünme becerisini arttırıyor. Öğrencilerin sanatsal yönlerinin farkına varmalarını sağlıyor, özgüveni oluşturuyor. Yanlış uygulamalarda ise psikolojik sorunlara yol açabiliyor. Çocuk sistem sorununu kendi beceriksizliği olarak algılıyor, güven sorunu yaşıyor. Motivasyonu kırılıyor. Bu süreçte matematik gibi başka derslerden de başarısız olabiliyor. Yeniliklere kendini kapatarak deneme süreçlerinin dışında kalıyor. Bu nedenle velilerin söylediklerine, isteklerine kulak verilmeli. Gerekli iyileştirmeler yapılmalı, yoksa uygulama son bulmalı.

Doğru yazı yazmayan çocuk fikirlerini anlatamaz

Prof. Dr. Hayati Akyol (

Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı

): Bir çocuğa iki yıl içinde eğik ve dik yazı tipinin öğretilmesi konusunda birçok çalışma yaptık ve sonuçta, el yazısının diğerine göre daha avantajlı olduğunu gördük. Ancak Türkiye'deki okullarda bu konuda iyi bir eğitim öğretim yapılmıyor. Yeterince egzersize yer verilmiyor. Öğretmenler iyi eğitilmiyor. Birinci sınıfta öğrenilmesi için acele ediliyor. Öğrencilerin bireysel farklılıkları göz ardı ediliyor. Zamanında doğru yazmayı öğrenemeyen çocuk ve öğretmenler sonraki yıllarında da zorluk yaşıyor. Bu, başarısızlığa neden oluyor, diğer dersler de olumsuz etkileniyor. El yazısında kalem dik tutulmadığı için yazımı kolay ve çabuk oluyor. Böylece öğrenciler ellerini çok fazla kaldırmadığı için düşüncelerini dağıtmadan yazıya dökebiliyor. Estetik duyguların gelişimine katkı sağlıyor. Harflerin ters yazılmasının önüne geçiliyor. Eğer doğru materyal ve eğitim veriliyorsa, el yazısının dezavantajı yok. Ama her yöntemin eksikleri olabilir. Türkiye'de 8'inci sınıfa gelindiğinde öğrencilerin eğik yazma oranı yüzde 15'e kadar iniyor. Bunu önlemenin yolu daha fazla okuma-yazma uygulamalarından geçiyor. Doğru, okunaklı yazı yazamayan bir çocuk, fikirlerini de etkili anlatamıyor, yazamıyor.

Etkili çözümler geliştirilmeli

Yrd. Doç. Dr. Aliye Erdem (

Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi İlköğretim Bölümü Öğretim Üyesi

): İçinde bulunduğumuz yüzyılda dünyada yapılan beyin araştırmaları ardından ülkemizde 2005 yılında ilk okuma ve yazma öğretim yönteminde değişikliğe gidildi. Cümle yönteminin yerini ses temelli cümle yöntemi aldı, yani seslerden hareketle sesler, sözcükler, cümleler ve metinler oluşturuluyor. Yazı öğretiminde ise dik temel harflerin yerini bitişik eğik yazı ile okuma yazma öğretimi aldı. Bitişik eğik yazının olumlu yönü vurgulandı, çocukların kalemi ellerine ilk aldıklarında anatomik yapıları gereği eğik tutması, yazmada sağ ve sol elini kullananlar için kolaylık sağlaması, bireyin kendisine özgü bir yazı stili geliştirmesine uygun olması, harfler birleştirilerek yazıldığı için yazım hatalarının ve geriye dönüşlerin azalması, harflerin birbirine bağlanarak yazılmasının düşüncelere de yansımasıyla bireylerin akıcı düşünmesi ve kendini daha iyi ifade etmesi gibi özellikler bitişik eğik yazı ile okuma yazmanın üstünlükleri olarak belirtildi. Ancak okullardaki uygulamalar incelendiğinde 10 yıldır uygulanan bu yöntemde okula başlama yaşının düşmesinin de etkisiyle öğrencilerin harfleri bitişik eğik yazı formuna göre yazmakta zorlandıkları görülüyor. Öyle ki bazen öğrencinin kendi yazdığını bile okumakta güçlük çektiği gözleniyor. Öğrencilerin her derste bütün yazılarını bitişik eğik yazı ile yazmaları isteniyor. Oysa öğrenciler 5'inci sınıftan itibaren yavaş yazma ve öğretmenlerin, öğrencinin yazısını okuyamaması gibi nedenlerle dik temel harflerle yazmaya devam ediyor. Öğretim süreci gerçekleştirilmediği halde dik temel harflerle yazarken öğrenciler pek çok yazım hatası yapıyor. Bu durumda ülke genelinde öğrencilerin, öğretmenlerin ve velilerin görüşleri alınıp sınıf içi gözlemler yaparak ayrıca öğrencilerin birinci sınıftan sonraki yıllarda da takibi sağlanarak sorunlar saptanmalı ve etkili çözümler geliştirilmeli.



El yazısı okuldan soğutuyor

Çocukları ilkokula giden veliler, sosyal medyada “El yazısı kaldırılsın” diye kampanya başlattı.

 

 

“Çocuklarımız yazmakta zorlandıkları için okula gitmek istemiyor” diyen velilere öğretmenler ve uzmanlar da katılıyor. Ortak görüş, gerçek hayatta kullanılmayan bu yazıdan vazgeçilmesi gerektiği yönünde...
 
AYSEL BOZAN YILMAZ
 
Hüseyin Çelik’in Milli Eğitim Bakanlığı döneminde, 2004-2005 eğitim-öğretim yılında getirilen bitişik eğik yazı (el yazısı) uygulamasıyla ilgili velilerden şikâyet yağıyor. Facebook, Change.org gibi sosyal medya üzerinden “El yazısı kaldırılsın” başlığı altında kampanyalar da başlatan velilere öğretmenler, üniversitelerin eğitim fakülteleri öğretim üyeleri de destek veriyor. Bu noktada çocukların el yazısı yazarken zorlanmaları, okuldan
soğumaları ve el yazısının gerçek hayatta kullanılmaması gerekçe gösteriliyor.



Çelik, öğrencilerin güzel yazı becerisi kazanması, estetik yazı zevki tatması ve yazmayı zevkle sürdürmesi için el yazısı sistemine geçildiğini söylemişti. Ancak uygulama öyle olmadı. Şu an sistemden herkes şikayetçi. MEF Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Özcan, henüz kalem tutamayan çocuklara el yazısının dayatılmasının yanlış olduğunu kaydediyor. Öğretmen ve velilerle görüştüklerini söyleyen Özcan, bugüne kadar
uygulamadan memnun olana rastlamadığını dile getiriyor.
 
‘Özgüvenlerini zedeler’
Zorunlu el yazısı uygulamasından vazgeçilmesi gerektiğinin altını çizen Özcan, ikinci sınıftan itibaren güzel yazı dersinde el yazısı öğretilmesinin daha doğru olacağını işaret ediyor; gerekçelerini şöyle sıralıyor: “Çocuklar ilkokula 5,5 yaşında başlıyor. Çocukların gelişim seviyesi birbirinden farklı. Bu zor beceriyi bütün çocuklardan beklemek yanlış. Çocukları okuldan soğutur, özgüvenlerini zedeler.” Uygulamanın gerçek hayatta karşılığı olmadığını söyleyen Özcan, “Kitaplardaki yazılar dik yazı. Elektronik aletlerde el yazısı harfleri kullanılmıyor. Çocuk, ben bunu niye öğreniyorum sorusuna cevap veremiyorsa, motive olmaz” diyor.
 
‘Yazmaktan nefret ederler’
Bahçeşehir Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Dr. Bahar Eriş de el yazısı uygulamasının kalkması gerektiği görüşünde. Uygulamayı savunan kişilerin “El yazısı, güzel ve okunaklı yazmayı öğretir” görüşüne katılmadığını dile getiren Eriş, “İlkokula yeni başlayan bir çocuk için temel endişemiz yazısının güzelliği değil, yazı yazmayı ve okulu sevmesi olmalı.

Çok güzel yazısı olan ama yazmaktan nefret eden çocuklar yetiştirmenin bir anlamı var mı?” diyor. Eriş, uygulamanın neden kaldırılması gerektiğini ise şöyle açıklıyor: “İlk yıllarda önemli nokta çocuğa okulu sevdirebilmek. Uygulamayla çocuklar okul fikrinden uzaklaşıyor. El yazısı güzel yazı ya da resim dersinde öğretilebilir.” El yazısının çocuğa karakter kazandırdığını iddia edenler olduğunu kaydeden Eriş, “Amaç öğrenciye karakter kazandırmaksa o zaman yaratıcı yazı dersi eklenebilir. Bu derste çocuklar karakterlerini yansıtan fontlar üzerinde çalışabilirler. Bugünkü uygulamada, ‘f’nin kuyruğu’nda oyalanırken, asıl treni kaçırıyoruz” diyor.
 


‘Motivasyonu düşürüyor’
Çoğu öğretmenin eski sisteme alışık olmasının sistemin uygulanmasını zorlaştırdığına dikkat çeken İstanbul Üniversitesi Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Gülşah Batdal Karaduman, el yazısı ve kullanımıyla ilgili altyapı sağlandığında öğrenciler için faydalı olabileceğinin altını çiziyor. Çocukların el yazısını küçük yaşlarda öğrenmeye çalıştıkları için el ve göz koordinasyonunu tam olarak sağlayamadıklarına değinen Karaduman, çocukların bu süreçte öğrenmeye karşı motivasyonunu kaybettiğini söylüyor.
 
 Öğretmenler de şikâyetçi
 
‘Yazılanları okuyamıyoruz’
 

El yazısıyla ilgili bazı çocuklar son derece zorlanıyorlar. El kasları gelişmemiş olanlar harfleri ve bağlantı noktalarını yapamadıkları için kendi yazdıklarını dahi okuyamıyorlar. Ortaokulda öğretmenler öğrencilerin el yazısıyla yazdıklarını anlamadıkları için düz yazıya geçiliyor ya da bir öğretmen el yazısıyla yazalım derken bir başkası düz yazı istiyor. O yüzden öğrenciler ikilemde kalıyor. Ders kitapları düz yazıyla hazırlanmış. Bu noktada çocukların kafası karışıyor.
 
‘İngilizceye uymuyor’
Ortaokulda İngilizce öğretmeniyim. İşin içine İngilizce girince iş çığırından tamamen çıkıyor. Çünkü İngilizcedeki harflerin birbiriyle bağlantısı Türkçedeki gibi değil. Öğrenciye 2. sınıftan itibaren İngilizce dersi verince ‘el yazısıyla yaz’ denildiğinde yazı İngilizceye uymuyor. ‘Düz yazıyla yaz’ dersek de el yazısına alıştığı için harfleri seçemiyor. Bu nedenle İngilizce öğretmenleri olarak el yazısını önermiyoruz. Bu sistem bizim dersimize uygun değil, çok büyük bir sorun oluşturuyor.
 
‘Kaldırılsın kampanyası’

El yazısı uygulamasının kaldırılmasını isteyen veliler, Facebook ve Change.org üzerinden her gün yeni bir kampanya başlatıyor. Change.org sitesinde bu yıl 23 Haziran, 27 Ağustos, 9 Ekim, 12 Ekim, 20 Ekim tarihlerinde farklı kişiler tarafından kampanyalar başlatıldı. Muhatabı MEB ve Talim Terbiye Kurulu olan kampanyalara yüzlerce veli imza attı. Yine Facebook üzerinde de gruplar oluşturarak el yazısı uygulamasının kaldırılması konusunda gündem oluşturmaya çalışan veliler, nedenlerini şöyle sıralıyorlar:

* Yazısını okuyamayacağımız bir kuşak geliyor. Öğrenciler el yazısı zorunluluğuyla daha ilk günden okuldan soğutuluyor. Çünkü harfler dik yazıya göre daha zor.

* El kaslarının uygun olmaması nedeniyle birçok çocuk çile çekiyor. Minicik elleriyle zorlanmaları, solakların hiçe sayılmasını maalesef hiçbir gerekçe değiştirmiyor.

* Ortaokula geçenler düz yazıyı tercih ediyor. Etmeyen de öyle kötü ve yavaş yazıyor ki sınavlarda başarılı olamıyor.
  
 
 




















  
3506 kez okundu

Yorumlar

     28/10/2015 20:07

Bence günlük hayatta hiç kullanılmadığı için ve de çok detaylı olduğu için el yazısı kaldırılmalı
Melek ÇELİK

     28/10/2015 08:27

çocuklar daha düz çizgiyi doğru düzgü çizemesken el yazısı diye dayatılan yazıyı nasıl yazsın yaşamın içerisinde ne bir tabela ne bir dergi hiç biryerde el yazısıyla alakalı bir yazı yokken 1.sınıf çocuklarına bunu öğretmeye çalışmak çocuklarda eğitimide sekteye uğratıyor zorlandıkları için yapmak istemiyorlar.. Bu çocuklara işkenceden başka birşey değil bence
Zeynep Begüm ŞAHİN

el yazı     27/10/2015 17:27

bitişik yazı eğer 1. sınıf çocuklarını " öğrenilmiş çaresizlik" sendromuna sokuyorsa ki sokuyor o zaman yararı daha az demektir.Ders olarak okutulması " eskiden güzelyazı dersi " daha faydalı olacaktır. 5. sınıftan sonra kimsenin kullanmadığı bir yazı sistemini , minicik çocuklara dayatmak ??? Bence yanlış....
Misafir -

Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi3
Bugün Toplam194
Toplam Ziyaret1096584
YouTube KANALIMIZ
BURSLULUK SINAVLARI
Köşe Yazıları
Adem KUMCU
ÖĞRETMENLİK ; YAŞAMAKTIR, HİSSETMEKTİR , SEVMEKTİR , DEĞER VERMEKTİR

Ali Berkay Düzenli
VEDA

AREN POYRAZ ARSLAN
Ben Baba Olsaydım

Beren Ece ÇEVİK
VEDA MEKTUBUM

Berra Kara
DEPREM OLDU

Burhan Efe Şen
VATAN BİRLİĞİ

CİHANGİR YARGICI
CANIM ÖĞRETMENİME VE 4/C'YE VEDA

Ecem Pehlivan
HİÇ UNUTULURMU İLKOKUL YILLARI

Ela Aydın
VEDA

Emir Akkuş
DEPREMZEDELERE YARDIM

Emira Yüksel
Annemin kızı

EMİR METE KISAKÜREK
okulum

HANZADE ÇETİNKAYA
DEPREM

Hasan Batu Usta
DEPREM

Kaan Yilmaz
4C Veda

Kadir Murat ÖZTÜRK
HOŞÇA KAL C ♡

Kuday Uras Türkoğlu
ÖĞRETMENİM

M.EMİRHAN GÜNEL
SEVGİLİ ÖĞRETMENİME VEDA

Mert ŞENER
ÖĞRETMENİM

Merve Zeynep Üstün
OKULUMDAKİ HERKESE VEDA

Necibe Yonca Köse
Veda

Nehir AYDIN
BEN ANNE OLSAYDIM

Nehir Baysal
Elveda 4-C

Nisa Derin Kaya
TÜRKİYE TEK YÜREK

Ömer Coşar
YORGUN VE MUTLU

Ömer Tiryaki
BABAM

Poyraz Ömeroğlu
DEPREM

Reyyan Yanık
AİLE KRONOLOJİM

SENA BALIKÇI
ANNE SENA

S.YİĞİT KELEŞ
MEMLEKET

Toprak Topal
Okuluma veda

Yağız Canbesler
Ben baba olsaydım

Yağmur Şimşek
4 C Sınıfına VEDA

Zeynep Bektaş
6 Şubat Depremi

Zeynep Ada Acar
VEDA

Ada AKDENİZ
İşte benim hayatım

Ada ERSOY
ÖĞRETMENİME VEDA

Alper HlYAMLIOGLU
VEDA

Asya Naz ÇİN
Canım öğretmenim

Ayşe PAÇARO
Biyografim

Ayşe Ece GİRDİNLEN
HAYATIM

Azra Duru TİMURKAAN
❤️Benim Hayatım❤️

Berrak ARSON
Veda

Buğra Utkan KOZANOĞLU
Veda

Defne Su ÇELEBİ
Yeni Bir Yıl

Deniz AKDENİZ
ben deniz

Duru ÇIPLAK
BENİM YAŞAM ÖYKÜM

Eda YILMAZ
VEDA

EFE KÖKEN
Benim Hayatım

Ege YETİM
Benim Öyküm

Ege Bahar ÖĞMEN
İŞTE BENİM HAYATIM

Elif Rana KURT
Hayat Hikayem

Emir YETİŞEN
ORMANLARIN ÖNEMİ

Hasan Eymen YÖNDEM
CANIM ÖĞRETMENİM

İnci GÜRSOY
Dedemin Hatıraları

Kayra Ege Özdilli
Hayatım

Kerem ÖZBAY
Hoşçakal 4/C

Mehmet Selim ŞENTÜRK
Benim Hayatim

Melek ÇELİK
ELVEDA

Mert ATEŞ
VEDA

Muhammed Metin HARMANCI
ANAANNEMLE RÖPPORTAJ

muhammet emir sağır
Dedem ile Röportaj

Onur GÜLŞEN
8 Yasına Kadar Hayatım

Rahşan Işıl MERT
VEDA

Sarp VATANSEVER
VEDA

Tarık KÜPELİ
Eskiden çocukluk nasıldı?

Tebessüm KUMCU
VEDA

Tolga ÇİĞDEM
Benim Hayatım

Üzeyr GÖKÇE
Okuluma Veda

Yağız Miraç Göl
Veda

Yusuf DERE
Öğretmenim canım benim

Zeynep KOCATAŞ
HAYATIM

Zeynep Koralturk
babam ile röportaj

Zeynep ÖZCAN
Canım Öğretmenim

Zeynep Begüm ŞAHİN
VEDA